BÖRÜ KAN / (MO-KAN) KAĞAN
Şanlı Kök Türk Devletimizin kurucusu Bumin Kağan’ın ikinci çocuğudur. Çin kaynaklarının bildirdiğine göre; Börü Kan (Mo-kan) güçlü ve sağlam bir yapıya sahip olup, savaşmayı da çok seven, yakışıklı (mavi veya lacivert gözlü) bir kişidir.
Çince belgelerde adı “Mo-kan” şeklinde kaydedilmişse de, biz, Çince’deki “Mo” hecesinin Börü’ye yani Kurt’a karşılık geldiğini düşünüyoruz ki; Börü bilindiği üzere Türklerin efsanevi atasıdır.
Bunun yanısıra Çin kaynaklarında adı anılan bütün Türk hükümdarlarının adının ilk hecesi “Mo” ile başlar ki; bu da onların soyadlarını gösteriyor olmalıdır.
Bunun yanısıra Çin kaynaklarında adı anılan bütün Türk hükümdarlarının adının ilk hecesi “Mo” ile başlar ki; bu da onların soyadlarını gösteriyor olmalıdır.
Börü Kan (Mo-kan) Kağan’ın dönemi, Türk devletinin her bakımdan zirvede olduğu bir çağdır. 553 senesinde, çok kısa bir hükümdarlıktan sonra ölen ağabeyi Kara Kağan’ın ardından tahta çıkan Börü Kan (Mo-kan), babası ve ağabeyi zamanındaki dış politikayı aynen devam ettirdi.
552’lerde Kök Türk Kağanlığının yönetimini eline alan Börü Kan (Mo-kan), bu sırada dağılmış olan ve bir kısmı Çin’e sığınan Juan-juanları, Çin devleti üstünde baskı kurmak suretiyle ortadan kaldırmayı başardı. Çin kaynakları bu hususta şöyle bir olayı zikreder: 555 yılında Çinlilere sığınmış olan Juan-juanları, Batı Wei devletine elçiler göndererek ister. Bu hanedan, Türklerden çekindiği için 3000 Juan-juanı, Kök Türklere vermek zorunda kalır. Bu arada şunu da belirtmek gerekir ki, Juan-juanlar ile Avarlar aynı halk değildir. Kök Türk Yazıtlarının, Avarları ya da Aparları, herhalde Ak Hunlar idi. Dolayısıyla Avarlar, Juan-juanlardan farklı bir kavimdir.
Börü Kan (Mo-kan), elinde bulundurduğu gücün farkında olduğundan, bunu kullanmasını çok iyi bilmiştir. Aynı zamanda çok zeki bir devlet adamı olan Börü Kan (Mo-kan) Kağan, kendi devrinde, Çinlilerin sonraki zamanlarda Türklere karşı uyguladıkları böl ve yönet siyasetini mükemmel bir şekilde uygulamıştır. 556’da, emrindeki ordularla T’u-yü-hunların (Mogol-Tibet karışımı bir kavim olduğu söylendiği gibi, Türkçe konuşan bir halk oldukları hakkında da iddialar söz konusudur) üzerine yürüdü ve onları bozguna uğrattı. Doğuda, başta Çin olmak üzere bir kısım yabancı ve Türk kavmine baş eğdirdikten sonra yönünü batıya çevirdi. Ama batı olaylarıyla, onun adına amcası İstemi Yabgu ilgilendi.
Börü Kan (Mo-kan) döneminin en önemli olayları arasında, bu sıralarda Asya İpek Yolu ticaretinde mühim bir rol oynayan Ak Hunların (ya da Avarlar) ortadan kaldırılması da yer alır. Ak Hunların göçebe kesimini teşkil eden Uar-Hunlar, 557’den önce kaçarak Avrupa’ya ulaşmıştır. Ak Hun-Avar hareketi Bizans’ta çok etkili oldu. Bu yüzden 11. yüzyılın ortalarına doğru Doğu Anadolu’ya gelen Türkmenler bile Eftalit-Ak Hunlarla eş tutulmaktaydı. Fakat Ak Hun topraklarının paylaşımı konusunda Sasanilerle anlaşmazlık ortaya çıkınca, Kök Türklerin yeni bir diplomasi atağına geçtiklerini ve bu kez de İran’a karşı Bizans ile yakınlaştıklarını görmekteyiz. İki ülke arasında karşılıklı elçiler gidip gelmiş ve sonuçta Kök Türk Kağanlığı ile Bizans İmparatorluğu, Sasanilere cephe almışlardır. Dolayısıyla Bizans ile İran arasında aşağı yukarı yirmi yıl kadar sürecek olan bir savaş çıktı ve böylece Sasani imparatorluğunun temelleri zayıfladı.
Bu sırada doğuda da önemli olaylar oluyordu. 558-563 yılları arasında, Çin’den Kök Türklere çeşitli nedenlerle elçiler gelmiş idi. Börü Kan (Mo-kan), Kuzey Ch’ilerle ilişkisini kesmiş ve Kuzey Chou’larla ittifak yapmıştı. 563 senesinin Aralık ayında Kök Türk ve Chou orduları Ch’i ülkesinin kuzeybatı kısmında bulunan Chin-yang şehrine hücum ettiler. Börü Kan (Mo-kan) bu sefere, 100.000 kişilik bir kuvvet ile bizzat katıldı. 564’te Kuzey Chou’lar, kendilerinden daha kalabalık olan Ch’ilere yenilince Börü Kan da (Mo-kan) onlarla uğraşmaktan vazgeçti. Ancak bu esnada Kök Türk ordusunun soğuğa yakalanması neticesinde epey kayıp verildi.
Kök Türk kitabelerinde “dört tarafa ordu sevk eden Kağanlar” arasında yer alan Börü Kan (Mo-kan), kendinden sonra gelenlere kuvvetli ve büyük bir devlet bıraktıktan sonra 572 senesinde öldü. Börü Kan (Mo-kan), hayatı boyunca birçok savaşa girmiş, başarılı dış siyaseti sayesinde ülkeleri birbirine düşürmüş, Çin sınırları dışındaki pek çok devleti hâkimiyetine almış, Çin Denizi’nden Hazar’a kadar uzanan bir sahada söz sahibi olmuş, memleketini kuvvetlendirmiş, o zamanın en güçlü hükümeti olan Çin’i geçmiş ve zenginleştirmiş bir kişi olarak Türk tarihindeki önemli yerini almıştır.
Yerine, kardeşi Taspar, Türk devletinin yönetimini üstlendi. Maalesef Taspar’la beraber devletin üst kademesinde ve halk arasında da birtakım yozlaşmalar başladı. Bu durum da, Türklerin ileride bir fetret dönemine girmesinin başlangıcını teşkil etti.
Prof.Dr. Saadettin GÖMEÇ
(Orkun, Sayı 59, 2003)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder